Dost Meclisinden Akılda Kalanlar

[afa255]

? 25/11/2007 - Dost Meclisinden Akılda Kalanlar
Sevgili dostlar;insanın etrafında kendinden daima bir şeyler öğrendiğin dostlarının olması ne kadar güzel değil mi?

İşte böyle bir dost meclisinden aklımda kalanlar

M.Ağırman?dan:

-Vucudun nasıl çeşitli gıdalara ve vitaminlere ihtiyacı varsa manevi hayatımızın da çeşitli ibadetlere farklı sevaplı ibadetlere ihtiyacı vardır.

-Çocuklarınızı daha küçükken infak etmeye alıştırın.Onlarla birlikte hayırlarınızı yardımlarınızı yapın.

-Biz bir hocamızı ziyarete gittik kendisi evde yoktu kapıyı küçük oğlu açtı ?babam evde yok? dedi yanımdakilerden biri çocuğa ?sen bize bir şeyler ikram edebilir misin? dedi.Çocuk içeri gitti annesinden para almak için biz arkadaşa ?neden böyle yaptın o daha çocuk? dedik o da ?olsun daha küçük yaşta ikram etmeye alışsın?dedi.Çocuk geldi bizi bir pastaneye götürdü bir şeyler ikram etti.Başka bir zaman o hocamızla karşılaştık.Bize ?ya siz benim oğlana ne yaptınız o kadar sevindi ki ben misafirlere ikram ettim diye aferin çok iyi etmişsiniz müthiş etkilenmiş bizim oğlan? dedi.

-Mevlana mesnevisinde anlatır ki:Bir yılan oynatıcısı vardı yılan oynatır onunla geçimini sağlardı ama hep aynı yılanlar olduğu için artık millet fazla rağbet etmiyordu bu yılan oynatan adam daha büyük yılan yakalamak için yılanların uykuda oldukları bir mevsimde yılanların olduğu yere gitti ve uyuyan büyük bir yılan buldu hatta aradığından daha büyük bir yılan buldu uyuyan yılanı aldı şehre getirdi gece sabaha kadar tezgahını hazırladı sabah millete bağırmaya başladı gelin bakın bu örtünün altında ne kadar büyük bir yılan var diye bağırdı ve millet toplanmaya başladı bu sırada güneş doğmaya başladı ve güneş ışıkları yılanın örtüsünün üstüne vurunca uyuyan yılan uykudan uyandı ve başta yılancı olmak üzere herkesi ısırdı ve zehirledi.İşte kardeş buradaki uyuyan yılan insanın nefsidir onu uyandırırsan o nefis yılanı seni de etrafını da zehirler.Ama onu kış uykusundaki gibi içinde uyutursan ne sana ne de kimseye zararı olmaz.

H.Akçam?dan:
İstanbul'daki Beyazıt camii?nin açılışına bir halveti şeyhi davet edilmiş.Şeyh bir sohbet yapmaya başlamıştı ,bu arada camaatten birisi ?Hocam eşşeğimi kaybettim gören var mı?? demiş.Israrla bir iki defa sorunca şeyh demiş ki : ?İçinizde hiç aşık olan var mı??kimseden ses yok sadece biri cılız bir parmak kaldırmış yarım yamalak .Sonra bir daha sormuş sonra bir defa daha sorunca cemaatten biri ?hocam o ne demek nasıl bir şey ki demiş? sonra biri daha aynı şekilde ?ne demek nasıl bir şey ?demiş. Şeyh etrafına bakınmış eşşeğini soran adama dönmüş demiş ki: ? Bak sen bir eşeğini kaybetmiştin al sana bir eşek değil iki eşşek? demiş

Sevgili dostlar dost bahçelinde daim huzurlu kalmanız temennisiyle hayırlı günler.