ŞAİR MÜLAHAZALARI

Edebiyatımıza mal olmuş şiirler, şairler...

Moderator: VYZ

User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

Bu başlıktada beğendiğimiz şairlerin ,şiir leri ile beraber bir kritiğini yapıp ,tavsiyelerimizi paylaşalım .

tabi şair diyince binlerce yıllık kültür birikimini içine alacaktır.

halk şairleri,divan şairleri vb çok sayıda fakat

biz cumhuriyet dönemi şairlerinden biraz bahsedelim diyorum.kimleri okuyoruz .
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

kimden başlasak diye karar veremedim.cahit zarifoğlu ndanmı yoksa sezai karakoçtan mı derken .

sezai karakoçtan başlayalım.

aslında siyasetle uğraşan bir şair olmasına rağmen şiirleri siyasi değildir.ve soyut şiirler yazar.meşhur şiiri malum mona roza dır.benimde sevdiğim şiiridir gerçekten.

kendi şiir beğenilerimden biri şiiri kısa tutanı severim.fazla soyutta olmamalıdır ve ahenk de bence en önemlisidir şiirde.

sezai karakoç un bazı uzun şiirleri ve çok soyut sıkıcı olabilir.birde aslında müthiş bir batı kltürüne sahip şiirinde bunuda kullanır.
şiirinde paris geçer ,çeşitli batılı sanatçıların isimleri falan geçer ,bu bana biraz garip geliyor.hatta anlamsız geliyor.yani biraz sırıttığı şiirleri var.mona roza da bu kelime mesela türkçe değil ama hiç sırıtmıyor.

ama insanın iç dünyasınada yönelik ve biraz sorgulayıcı şiiri ile ,edebi eleştirmenler tarafından zaten çok kere takdir edilmiş,çoğu şeyin öncüsü olmuş önemli şairlerden.
User avatar
nisanur
Posts: 518
Joined: 13 Nov 2007, 18:10

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by nisanur »

Şair denince aklıma hep necip fazıl veya mehmet akif gelir ,onların duygu dünyaları gerektiği yerde bizim fikirlerimizle aynı olur duygularımıza tercuman olur,ilk başta ben en cokda ibrahim sadrının okuyusuyla sevmiştim n.fazılın şiirlerini haladaha seviyorum.Tahlil edemem ama Allah ve Rasul sevgısı içimizi serinletiyor ruhumuza ışık veriyor Allah onlardan razı olsun.
Dinle neyden duy neler söyler sana
Sızlanır hep ayrılıklardan yana
Kestiler sazlık içinden der beni
Dinler ağlar hem kadın hem er beni...
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

necip fazıl büyük şairdir gerçekten dili ustaca kullanması açısından mükemmel.necip fazıl üzerine uzun uzun konuşmak gerekir.

mehmet akif ersoy ilede ilgili tabi istiklal marşının şairi olması hasebiyle pek eleştirilmez ,fakat güzel şiirleri sayılıdır.

safahatta çok uzun eski gelenekten gelen aruz a hakimiyeti çerçevesinde aslında manzum şekilde hikaye anlatmaktadır.

ama bir çanakkale mahşeri tartıya konsa çoğu şairden ,şiirden ağır gelir.nadide muhteşem eserleri var.
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

necip fazıl kısakürek tanın bir şair fakat çok sayıda kaliteli,inançlı şairlerimiz var bu başlık altında onlarıda yad edelim.

benim çok sevdiğim çocukluğumda okuduğum ,hikayeleride mevcuttur.islam dergisindede bir süre yazı yazmıştı sanırım.öyle hatırlıyorum.

inançlı,tasavvufa vakıf bir insan merhum cahit zarifoğlu ,serbest şiir tarzında güzel şiirleri mevcuttur.mutlaka tanınması gereken şairlerden olduğunu düşünüyorum.

meşhur bir şiiridir.ismi ahmet cahit zarifoğlu ,baş harfleri acz ordan geliyor.

SULTAN



Seçkin bir kimse değilim

ismimin baş harfleri acz tutuyor

Bağışlamanı dilerim



Sana zorsa bırak yanayım

Kolaysa esirgeme



Hayat bir boş rüyaymış

Geçen ibadetler özürlü

Eski günahlar dipdiri

Seçkin bir kimse değilim

İsmimin baş harflerinde kimliğim

Bağışlanmamı dilerim



Sana zorsa bırak yanayım

Kolaysa esirgeme



Hayat boş geçti

Geri kalan korkulu

Her adımım dolu olsa

İşe yaramaz katında

Biliyorum

Bağışlanmamı diliyorum
Kullanıcı001
Posts: 46
Joined: 23 Aug 2008, 17:05
Kan Grubu: A (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by Kullanıcı001 »

mehmetemin wrote:necip fazıl büyük şairdir gerçekten dili ustaca kullanması açısından mükemmel.necip fazıl üzerine uzun uzun konuşmak gerekir.

mehmet akif ersoy ilede ilgili tabi istiklal marşının şairi olması hasebiyle pek eleştirilmez ,fakat güzel şiirleri sayılıdır.

safahatta çok uzun eski gelenekten gelen aruz a hakimiyeti çerçevesinde aslında manzum şekilde hikaye anlatmaktadır.

ama bir çanakkale mahşeri tartıya konsa çoğu şairden ,şiirden ağır gelir.nadide muhteşem eserleri var.
Renkler ve zavkler tartışılmazmış...
Merhum Necip Fazıl Kısakürek'i çok şükür tartışmıyoruz. Lakin, M. Akif Ersoy'un güzel şiirlerinin sayılı olduğuna nereden kanaat getirildi anlayamadım (tabi, bu da bir görüştür, hoş görmek lazım).
Şahsen ben Necip Fazıl'ın şiirlerini okurken de M. Akif Ersoy'un şiirlerini okurken de çok etkileniyorum.
Ve hiç bir zaman kıyaslama yapmıyorum (zaten kullandıkları sanatlar da farklı). Ayrıca eleştiri de yapmasak bence iyi olur (Cahit Zarifoğlu'nun şiirleri bana hitap etmiyor denilebilir (ki bence bu da gereksiz) belki ama güzel şiiri azdır demek bence yanlış (o zaman bu iddianın uzmanları tarafından bilimsel ispatı gerek)).
Aklımdayken, merhum M. Akif'in pek okumadığım şiiri Çanakkale Mahşeri'dir (merhum Hıocaefendimiz (Rh. A.) bir sohbetinde eleştirmişti diye hatırlıyorum).
Neyse, merhum M. Akif'ten bir kaç alıntı yapayım bari...

Safahât’ımda, evet, şi’r arayan hiç bulamaz;
Yalınız, bir yeri hakkında “Hazîn işte bu!” der.
Küfe? Yok. Kahve? Hayır. Hasta? Değil. Hangisi ya?
Üçbuçuk nazma gömülmüş koca bir ömr-i heder!

Bana sor sevgili kaari’, sana ben söyleyeyim,
Ne hüviyyette şu karşında duran eş’ârım:
Bir yığın söz ki, samimiyyeti ancak hüneri;
Ne tasannu bilirim, çünkü ne san’atkârım.
Şi’r için “göz yaşı” derler; onu bilmem, yalnız,
Aczimin giryesidir bence bütün âsârım!
Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem;
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bizârım!
Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa;
Oku, zirâ onu yazdım, iki söz yazdımsa.

...
Ey, bütün dünya ve mâfihâ ayaktayken, yatan!
Leş misin, davranmıyorsun? Bâri Allah’tan utan.
...

Ye’sin sonu yoktur, ona bir kerre düşersen
Hüsrâna düşersin, çıkamazsın ebediyyen!

Kiminin yâd-ı ihtirâmı kalır,
Kendi gittikte cânişîni olur;
Kiminin bir yığın meberrâtı
Toplanır, heykel-i metîni olur;
Kiminin de olanca hâtırası,
Böyle bir sâye-i hazîni olur!

Ben böyle bakıp durmayacaktım, dili bağlı,
İslâm’ı uyandırmak için haykıracaktım.
Gür hisli, gür îmanlı beyinler, coşar ancak.
Ben zâten uzun boylu düşünmekten uzaktım!
Haykır! Kime, lâkin? Hanî sahipleri yurdun?
Ellerdi yatanlar, sağa baktım, sola baktım;
Feryâdımı artık boğarak, na’şını, tuttum,
Bin parça edip şi’rime gömdüm de bıraktım.
Seller gibi vâdîyi enînim saracakken,
Hiç çağlamadan, gizli inen yaş gibi aktım.
Yoktur elemimden şu sağır kubbede bir iz;
İnler “Safahât”ımdaki hüsran bile sessiz!

Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa, yarım hisse mi verdi?
“Târîh”i “tekerrür” diye ta’rîf ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?

Dış yüzüm böyle ağardıkça ağarmakta, fakat,
Sormayın iç yüzümün rengini: Yüzler karası!
Beni kendimden utandırdı, hakîkat, şimdi,
Bana hiç benzemeyen sûretimin manzarası!

Beşerin taptığı bir kendisinin heykeldir;
Dinlemem, etse de Allâh’ı bütün gün takdîs.
Ben bu mel’in putun uğrunda geberdim, hâlâ,
Kabaran kokmuş içimden: “Yaşasın nefs-i nefîs!”

İhtiyar amcanı dinler misin, oğlum, Nevruz?
Ne büyük söyle, ne çok söyle; yiğit işde gerek.
Lâfı bol, karnı geniş soyları taklîd etme;
Sözü sağlam, özü sağlam adam ol, ırkına çek.

Tek hakîkat var, evet, bellediğim dünyâdan,
Elli, altmış sene gezdimse de, şaşkın şaşkın:
Hepimiz kendimizin, bağrı yanık, âşıkıyız;
Sâde, i’lânı çekilmez bu acâib aşkın!

Neyse o kadar çok (bir kaç değil) sevdiğim şiiri var ki buraya sığdıramam.
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

mehmet akif kötü bir şair değildir .çok çok çok iyi bir şairdir.ama bu benim değil edebi eleştirmenlercede söyleniyor ,güzel şiiri sayılıdır.

safahat adlı tek şiir kitabının genelde arkadaşımızın örnek verdiği şiirler safhatın son bölümünde olan ,genele göre az sayıda olan şiirler.ve bu şiirler çok güzel ama safahat genelinde az.safahatın büyük kısmı manzum şekilde yazılmış bazı hikayeler var.

bu inkar edilemez bir edebi gerçek ,manzume ile şiir farkını bilmek gerekir.zaten safahatta çok az şiir var.manzume fazla.mehmet akif güzel manzumeleri var deriz.

çanakkale mahşerinde ise bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi mısrası nedeinyle necip fazıl tarafından bedir ashabı aşağı gösterilmiş diye eleştirilmiştir.buna benzer bir eleştiride yunus emredin cennet cenet dedikleri adlı 4 lüğüne gelen bir eleştiriye benzer.niyetleri bu olmamakla beraber üslup yönünden eleştiri kişilerin kendi görüşüne bağlıdır,kimilerine göre hatalı olabilir kimilerine göre ise sanattır.

muhfazakar kesimde şair dendiğinde tabi akla gelen 2 isim necip fazıl ve mahmet akif olmasına rağmen necip fazıl mehmet akif ten pek hazzetmez buda ilginç bir detaydır aslında.

şiir konusunda görüşler önemlidir aslında mesela serbest şiiri kabul etmeyenlere göre serbest şiir yazanları şair kabul etmezler.

ki şiirde gerekli olan ahenktir görüşüne katılanlardan biri olduğum için şiirde serbestlik veya nazım ile yazılmış olması değil şiirsellik ve ahenk ve derinlik olması gerekir.

ama hala önemli ölçüde taraftarları olan bir tartışmadır serbest şiir, siir midir.
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

yine kendisi şiirlerinden daha çok tanınan bir şairimizden bahsedelim.merhum arif nihat asya.o da ehl-i tasavvuf ,mevlevi bir şair milli manevi duyguları yoğun ve şiirinde çoşkunluğu ve ahengi iyi yakalamış bir şair.

bu nedenlerle çeşitli organizasyonlarda bazı şiirleri olmazsa olmaz misalidir.

milli bir bayram veya bir bayrakla ilgili bir anma,bir şehitlerle ilgili bir oraganişzasyonda zaten bayrak şairi olarakta adalandırılmıştır.

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

mısralarıyla başlayan şiiri genelde okunur ve gerçekten çok güzel bir şiirdir.

yine yazdığı fetih marşı ,istanbulun fethi için fetihten yıllar sonra yazılmış fakat sanki anonim bir fetih marşıymış gibi bestelenmiş ve gerek 29 mayıs fetih anmalarında gerek çeşitli mehter gösterilerinde halkımızda beğenerek dinlediği söylediği fetih marşı kendisine aittir.

Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektiriler, kalyonlar çekilecek;
Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek

Yürü, hâlâ ne diye oyunda oynaştasın ?
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın.!

fatihin istanbulu fethettiği yaştasın mısrası ise bir veciz söz haline gelmiştir.ve sıkça kullanılır.

yine bir kutlu doğum programlarında ise meşhur naat-ı okunur.

Seccaden kumlardı..
................................
................................
Devirlerden, diyarlardan
Gelip, göklerde buluşan
Ezanların vardı! .

Mescit mümin, minber mümin...
Taşardı kubbelerden tekbir,
Dolardı kubbelere “amin”..

Ve mübarek geceler dualarımız;
Geri gelmeyen dualardı...
Geceler ki pırıl pırıl
Kandillerin yanardı..
Kapına gelenler ya muhammed,
- uzaktan, yakından –
Mümin döndüler kapından...

mısralarıyla başlayıp

Gel, ey Muhammed, bahardır...
Dudaklar ardında saklı
Âminlerimiz vardır...
Hacdan döner gibi gel;
Mi’râc’dan iner gibi gel;
Bekliyoruz yıllardır!


dizelerinde ise gözlerimiz yaşarır ve gerçekten çok başarılı bir naatdır.

allah rahmet eylesin okunacak şiirleri olan ,başarılı ,manevi yönü yüksek mukaddesata saygı göstermiş milli hassasiyeti yüksek bir şairimiz.

şiirde ahengi serbest şiirinde bile başarıyla uygulayanların başında ,arif nihat asya nın bu ahengi ,çoşkunluğu yakalamış bir şair,bunun güzel örneklerini vermiş bir şair.
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

şairlerimiz üzerine konuşmaya devam edelim.

sezai karakoç olsun,necip fazıl olsun ,yahya kemal olsun batı şiirini ve özellikle fransız şiirini değil muhfazakar olanlar atilla ilhan,cemal süreya,orhan velide dahil fransız şiirini çok iyi bilirler.bu kültürüde iyi bilirler.iyi derece bu dilide bilirler.

osmanlı son dönem ve cumhuriyetin ilk yıllarında gerçekten kaliteli bir eğitim verildiği gözleyebilirsiniz.müthiş bir kültür donanımına sahip insanlar.yabancı dilde şiirleri o dilde okuyup ,anlıyorlar ,onlar için bu dili öğrenme gayreti var.

şiir büyük bir kültür birikimi gerektiriyorki kaliteli ve kalıcı olsun.şimdi biz burada çeşitli görüşler öne sürüyoruz ama şiirlerini değerlendirecek bir eleştirme cüretine dahi sahip değiliz.sadece hafızamızı tazelemek adına birşeyler söylüyoruz.

yabancı şiirleri belki ingilizce şiirleri azbuçuk anlıyoruzdurda alman ,fransız şiirlerini anlayan zor bulunur,belki çeviri şiirlerini okuyoruzdur.bu mukayese imkanı sağlar.

batı şiirinide öcü görmemek lazım.bu akıma kendini kaptırıp hem batı şiiiirini,hem divan şiirini reddedip,öz türkçe şiir yazmaya adeta kendini zorlayanların ,basit kelimelerle ,üstüste kelime yığdıkları komik şiirleri okumuşsunuzdur muhakkak.

ülkemizde maalesef edebiyat fakültesine gidenler ,tükçeyi düzgün kullanmadıkları gibi ,hiçbir yabancı dilde bilmezler.doğu dilleride yani arapça ve farsçayıda iyi bilmek gerekir.oradada ne muhteşem şiirler vardır.

eğitim kalitesinin düşmesi edebiyatçı ve şair kalitesinide ülkemizde düşürmüştür.özgün olma adına birtakım abzürt şeyleri şiir diye yazanlar.



ayrıca birde birtakım tv programı yazan bayanlar isim vermeyelim şiir adına ,ağlamaklı ses tonuyla okudukları ve yazdıkları şeylere ,bir varoş kültürünün halktan rağbet görmesi son derece üzücü

camiamız faaliyetlerindede bunun üzerine gidilmesi lazım bence ,kültür mirasımızı biriktirmeli,kaliteli bir eğitim için çalışmalar yapılmalı.çünkü sanatkar ,şair mürşidi kamiller birhayli çoktur.hepsininde güzel olana meyli vardır zaten.

çünkü hocamız ilim sanat kültür vakfı nın kurulmasına öncülük etmiştir.keşke bu vakıf bütün türkiyede yaygınlaşabilse ve çok kaliteli eğitimler verebilseydi,daha geç değildir.bu yönü ağır basan ihvanlarımızda bu yönde çalışmalara öncülük edebilirler.
Kullanıcı001
Posts: 46
Joined: 23 Aug 2008, 17:05
Kan Grubu: A (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by Kullanıcı001 »

Bu konuya biraz daha katkı yapmak isterdim, ama aklıma bazı sorular takıldı. Cevabını alabilirsem ona göre davranabilirim.
* Şair kime denir?
* Şiir neye denir? Manzum eser diye bir ayırım neden yapılır? Tek beyitten oluşan eserleri şiirden sayabilir miyiz?
* Şairlik bir meslek midir, bir ünvan mıdır? Bu ünvanın verilebilmesi için en az ne kadar eserin olması gerekir?
* Aziz Mahmud Hüdayi (Rh.A.), Erzurumlu İbrahim Hakkı (Rh.A.) gibi evliyaullahın yazdığı şiirleri düşünürsek şairler arasına onları da katmamız uygun olur mu?
Şimdilik aklıma takılan sorular bunlar. Bu konu hakkında ilmi bir açıklama (kaynağı ile beraber) yapabilirseniz memnun olurum.
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

kullanıcı kardeş yazı dizisini takip et.bu sorulara yeri geldikçe değineceğiz inşaallah.

hadis sohbetimiz vardır .geçen hafta okumuştuk.mescidde hasan bin sabit şiir söylerken hz ömer içeri giriyor ve mescidde şiir söylemesine hiddetleniyor.(mealen yazıyorum) hz ebu hüreyrede o an mecdiide ,hasan bin sabit peygamber efendimizi kasdederek ben burada senden daha hayırlısı varkende şiir okudum diyor.ebu hüreyre tasdikliyor.hz ömer efendimizde kabul ediyor.( el lüllü vel mercan ,abdullah feyzi kocaer çevirisinde mevcut ,kitap elimde olmadığı için metni ekleyemedim)

şairlikte bir sahabe mesleğidir.peygamber efendimiz hırkasını hediye etmiştir.kab bin züheyre .

şiir de bütün sanat dalları gibi bir ifade şeklidir.bu sanat kelimelerle yapılıyor.yeterki islam,ahlak çizgisi içinde olsun.yani onun için evliyaullaha şair demekde bir sakınca yoktur.çünkü çok daha üstün olan sahabeye şair sahabeler denilmesinde beis olmadığı gibi.bu bir soruna cevap niteliğindedir inşaallah.

büyük bir şair çok sevdiğim yahya kemal beyatlıyıda analım.muhteşem bir dilbilimi,ahenk ,düşünülmüş şiirler.
aslında her konuda ve her türde şiir yazabilem kabiliyetine sahip,aruzda yazar,serbestte yazabilir.soyut şiirlerde yazabilir.
tabi birde eserleri bestelenmiştir.münir nurettin selçuk söylemei ilede türk musıkısinin şaheserleri olmuştur.

kısım kısım şiirleri ile değerlendirelim.mesela soyut biir şiiri vardır.bu türde pek örnek vermemiştir.mehlika sultan

Mehlika Sultan'a âşık yedi genç
Gece şehrin kapısından çıktı:
Mehlika Sultan'a âşık yedi genç
Kara sevdalı birer âşıktı.

Bir hayâlet gibi dünya güzeli
Girdiğinden beri rü'yâlarına;
Hepsi meshûr, o muammâ güzeli
Gittiler görmeye Kaf dağlarına.

Hepsi, sırtında aba, günlerce
Gittiler içleri hicranla dolu;
Her günün ufkunu sardıkça gece
Dediler: ''Belki bu son akşamdır''

Bu emel gurbetinin yoktur ucu;
Daimâ yollar uzar, kalp üzülür:
Ömrü oldukça yürür her yolcu,
Varmadan menzile bir yerde ölür.

Mehlika'nın kara sevdalıları
Vardılar çıkrığı yok bir kuyuya,
Mehlika'nın kara sevdalıları
Baktılar korkulu gözlerle suya.

Gördüler: ''Aynada bir gizli cihân..
Ufku çepçevre ölüm servileri.....''
Sandılar doğdu içinden bir ân
O, uzun gözlü, uzun saçlı peri.

Bu hâzin yolcuların en küçüğü
Bir zaman baktı o viran kuyuya.
Ve neden sonra gümüş bir yüzüğü
Parmağından sıyırıp attı suya.

Su çekilmiş gibi rü'yâ oldu!..
Erdiler yolculuğun son demine;
Bir hayâl âlemi peydâ oldu
Göçtüler hep o hayâl âlemine.

Mehlika Sultan'a âşık yedi genç
Seneler geçti, henüz gelmediler;
Mehlika Sultan'a âşık yedi genç
Oradan gelmeyecekmiş dediler!..
Kullanıcı001
Posts: 46
Joined: 23 Aug 2008, 17:05
Kan Grubu: A (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by Kullanıcı001 »

mehmetemin wrote:kullanıcı kardeş yazı dizisini takip et.bu sorulara yeri geldikçe değineceğiz inşaallah.
İlginiz için teşekkürler. Diziyi takip etmeye çalışacağım.
Bu arada şair eklemeye başlayayım.
İlk aklıma gelen günümüz şairlerinden Abdürrahim Karakoç.
Halen Vakit gazetesinde yazı yazan (her yazısına da bir dörtlük ekliyor) şair, çok sayıda eser vermiş bulunmaktadır.
Bunlardan bir kısmı da ezgi biçimine çevrilmiştir.
Hepimizin Gül Nida'dan bildiğimiz 50. yıl hesabı şiiri bu şaire aittir.
"Bağladım nefsimi zincir yulara
Dünyayı duvara astım gel de gör
Rahatı, huzuru attım kenara
Çileyi bağrıma bastım gel de gör.
..."
Şairin siyasi, güncel olayların yanısıra gönlümüze hitap eden içerikli şiirleri de vardır.
Görüş olarak (anladığım kadarıyla) "müslüman Türk" kimliğini ön plana çıkartmaktadır (siyasi görüş olarak da M. Yazıcıoğlu'na yakındır).
Sözü uzatmadan şiirlerinden kısa kısa bölümler alıntılayarak şairi tanıtmak istiyorum:

"Deseler ki, "İslâm'ın pınarından içmek suç"
O suçu kabullenir içerim avuç avuç..."

"...
Herkes duyacak, bilecek,
Saklanmaz gayri bu gerçek,
Yaprak yaprak, çiçek çiçek,
Hak yol İslâm yazacağız."

"Muhammed Resul'dür, Allah bir dedik
Beş vakit dilimiz Mevlâ'ya gider.
Hazret-i Kur'ân'ı rehber eyledik,
İnşallah yolumuz Mevlâ'ya gider.

Baş eğmeyiz zalimlerin zoruna,
Çekirdekler meyve verir yarına
Kara sevdalıyız Hakk'ın Nur'una
Kökümüz, dalımız Mevlâ'ya gider.
..."

"...
Hem dünya hem ahirette yakma bizi
Kerem kıl, Rahmetinle kucakla bizi
Kin alış-verişinden sen sakla bizi
Sevgi ver, saygı ver, şefkat ver Allah'ım

Yalnızca Sana inanan, Sana bağlı
Senin Resülün olan Sultana bağlı
Gönlüyle bedeniyle Kur'an'a bağlı
Komşu ver, gardaş ver, evlat ver Allah'ım

Kirden, küfürden arınıp, yunmamıza
Benlik atına binersek inmemize
Yanlış yola saparsak dönmemize
Zaman ver, imkan ver, fırsat ver Allah'ım
..."

"Elimizden, dilimizden
Bizi Sen kurtar Allah'ım
Azad eyle bizi bizden
Bizi Sen kurtar Allah'ım

Şer mülküne açtık hasır
Sırtımızda günah, kusur
Nefsimize olduk esir
Bizi Sen kurtar Allah'ım

Menfaat başımızda taç
Gözümüz aç, gönlümüz aç
Aklımız törpüye muhtaç
Bizi Sen kurtar Allah'ım
..."

"Beşerin zulmünden Yüce Allah'ım
Senin rahmetine sığınıyorum
Yalnızca sen oldun istinatgâhım
Senin rahmetine sığınıyorum

Doğruyum, masumum amma ne çare
Kudretim yetmiyor, oldum biçare
Vallahi kimseye etmem müdare
Senin rahmetine sığınıyorum

Emrinden dışarı bir yere gitmem
Yalana, hileye tevessül etmem
Başka vekilim yok, başka dost tutmam
Senin rahmetine sığınıyorum

Bir sabır ver, sabırların hasından
Yıkasın kalbimi elem pasından
Müfteri kulların iftirasından
Senin rahmetine sığınıyorum"

"Ülkümüzü Firavunizm çarkında
Öğütmüşler bilmemişiz vah bize
Olmamışız, olamadık farkında
Tağut'muşlar bilmemişiz vah bize.

Bizi kullananı "bizim" sanmışız
Atılan düğümü "çözüm" sanmışız
Bakıp "elma, kiraz, üzüm" sanmışız
Söğütmüşler bilmemişiz vah bize.
..."

"Bizi rahmetinle ıslat Allah'ım
Yürekler taş gelip taş gitmesinler.
Kaynaşsın sevgiyle vuslat Allah'ım
Bayramlar boş gelip boş gitmesin."

"Birleşin ey! Yolları Kur'an-da birleşenler
Birleşin, itikatta, imanda birleşenler
Ayrılık yakışmıyor, bölünmek günah size
Birleşin ey! Secde-i Rahman'da birleşenler."

"Seçimle iş başına gelen yöneticiler
Palavra sıka sıka geçirir beş seneyi.
Zamanın vitrininde tükense de sevgiler
Dolaylı menfaatlar doldurur boş seneyi."

"Ne ayağım uydu, ne kafam uydu
Belli.. ben bu çağın yabancısıyım.
Dostlar şöyle dursun, düşmanım duydu
Çekilen her "yağ"ın yabancısıyım."

"Rızanı aradım her yazdığımda
Malumun nefsimi değil, Allah'ım.
Sana hoş gelmeyen duygum olursa
Aklımdan onları sen sil Allah'ım."

Uzattığım için özür dilerim, ama o kadar çok sevdiğim şiiri var ki...

Son bir not: "Mihriban" isimli türkünün söz yazarı (şiiri yazan) da bu şairdir.
User avatar
mehmetemin
Posts: 677
Joined: 02 Nov 2007, 16:45
Kan Grubu: 0 (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by mehmetemin »

bende sezai karakoç un en sevdiğim bir şiiri vardı ,ismini hatırlayamaıştım.bu gün bir vakit aradım buldum onu ekleyeyim.

İstanbul’un Hazan Gazeli

Ne yapacaksın plaj yerlerini
Gidelim kâğıthaneye Sâdabad harabelerine

Şâd etmek için Nedim’in ruhunu
Ağzımızı dayayalım kurumuş çeşmelerine

‘Sinemaya gidiyorum” de annene
Cuma namazına gidelim onun yerine

Bakalım hayranlıkla Süleymaniye’ye
Sultanahmed kubbe ve minarelerine

Sahaflarda kitapların sonbaharında
Erelim geçmiş baharın menekşelerine

İstanbul’un kaybolan geçmiş tarihini tabiatını
Son kez tadalım başlamadan ahiret seferine

Dünyadan daha dünya ahiretten ahiret
Bir kent ki benzer divan şairlerinin kasidelerine”

Sezai Karakoç


bedenimiz ,konyalı,rizeli,erzurumlu,urfalı ,izmirli vb olabilir ama ruhumuz istanbullu olsun.efendim.
Leyla Hanne
Posts: 1395
Joined: 22 Nov 2007, 21:24

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by Leyla Hanne »

Sezai Karakoç'un Monorozasında bir dörtlük de beni çok etkiler.

"Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış"

Benca anılması gerekenlerden biri de Nurullah Genç;Bir siyah gözlerine beni de götür'ü, kırmızıyı sevdiğini bilseydim'i..

Sonra Bahaatin Karakoç'un Ey gönül vazomu dolduran güller güzeli.

İbrahim Sadri, Yılmaz Erdoğan, Behçet Necatigil ve Özdemir Asaf'ın da güzel şiirleri,ifadeleri vardır.
Kullanıcı001
Posts: 46
Joined: 23 Aug 2008, 17:05
Kan Grubu: A (+)

Re: ŞAİR MÜLAHAZALARI

Post by Kullanıcı001 »

Şiirlerini çok sevdiğim diğer bir günümüz şairi H. Tevfik Paksu'dur. Şiirlerinden biraz alıntı yaparsam tanıtacağını düşünüyorum.

"KARAKIŞ
Geldin güzel yurduma şiddetin ne bu kadar.
Karadır ismin senin, görünse de beyazlar.
Seni arzu etse de bir kısım canavarlar,
Tamam oldu müddetin değişmiyecek karar,
Bekleyin inananlar bahar gelecek, bahar.
..."

"Görülmemiş bir oyun; sahneye konan temsil,
Tertibçiler neş'eli, başarıları tekmil.
Dekor çok güldürücü, komiktir bütün başlar;
Seyirci gözü yaşlı gülenleri alkışlar.
Ortada perde kızıl, sosyalist çeker ipi;
Arkada duran heykel temsil eder her tipi.
Şekiller altılı hep, renkler siyahla sarı...
Ok takınmış göğsüne ortadaki soytarı!
Çeşitli maskelerle süslemişler bir putu,
Ne çehreler sırıtır açılsa kirli kutu
Aktörler robot bütün, ona yönelmiş gaye;
Canlıdır sanki heykel bütün arzuya mâye...
Parsa toplamak için sarılırlar hep ona,
Parsayı verenlere, düşen aynı oyuna.
Bilmem neye mecbursun seyrine manzaranın;
Tâ kendisi olmuşsun paranla maskaranın
Anla dramı artık ortaya çıksın gerçek
Yapacağın iş basit; oyuncuya boykot çek!"

"Tanır isen Allah'ı
Bırakırsın günahı
Mü'minlerin felahı
Lâ-ilâhe-illâllah

Giriş yolu imânın
Necatı her insanın
Nişanıdır İslâm'ın
Lâ-ilâhe-illâllah

Sünnete sarıl hemân,
Olur her derde derman
Cennete olur ferman
Lâ-ilâhe-illâllah

Kalblerin gıdasıdır
Kuşların sadasıdır
Nebîler duasıdır
Lâ-ilâhe-illâllah

Hastaların ilâcı,
Velilerin sıracı,
Ariflerin sertâcı
Lâ-ilâhe-illâllah
..."

"Mevlâm bir kez nâsib etse,
Aşk ile düşsem yoluna
Ruhumu anda kabzetse,
Varsam kavuşsam eline.

Huzurunda el bağlasam,
Günahlarıma ağlasam
Tevbeyle bâğrım dağlasam
Batsam şefaat seline...

Selâm eylesem Habibe
Günahım döksem tabibe
İmdat istesem garibe
Bülbül olsam dost gülüne...

Çok günahkâr tevbekârım
İsyan oldu bütün kârım
Kapından kovma Hünkârım
Düşsem muhabbet yeline...

Bilirim sana uymadım,
Emrine lebbeyk demedim
Yoluna canım vermedim
Sînem açsam Hak diline...

Hüda göstermesin nârı,
Lûtf ile görsem dîdarı
Tevfîke refik ol bari
Tutsam, yapışsam eline..."

"...
Şu dünya imtihandır, başka ne arıyorsun?
O küçücük kafana cihanı sarıyorsun,
Çalış, ebedi kazan; ne için duruyorsun?
Uyan Müslüman kardeş, nerdeyse gün doğacak.

Ücret, mükâfat yeri bu dünya değil, anla.
Hizmet yeridir bura, başka fikre aldanma;
Ebedî saadete çalış; başınla, canla,
Uyan Müslüman kardeş, nerdeyse gün doğacak.
..."

"Zulmetler yırtılıyor, açılıyor ufuklar,
İmânlı sînelerde Allah'a yöneliş var.
Sönmeyecek güneşi müjdeliyor şafaklar,
Gelecek mutlu günü kalblerde özleyiş var.
..."

"Allah'adır bütün senâ her zaman
Resulüne salât olsun her kelâm
Ey kardeşim, sizlere de bin selâm
Kur'an olsun selâmetle yolunuz...

Gayemiz, imâna tam sahib olmak,
Hayrı, şerri bilip, Hakk'a sarılmak
Bizde yoktur kardeşine darılmak,
Muhabbete açık olsun kolunuz.
..."

"Aldanıp dünyadaki muvakkat bir sürura,
Zulmet içre yüzenler, saldırıyorlar Nur'a
Yüz çevirip Allah'tan, düşüyorlar gurura.

Biz Cenab-ı Mevlâ'nın nuruna pervaneyiz,
Biz Resuller şâhının yolunda divaneyiz.
..."

"TEVHİD
Acz-i mutlak fanileriz kaadir olan Allah bir.
Hem günahkâr şakileriz rahîm olan Allah bir

Yoktan var edendir bizi, doyurandır hepimizi
Bilir bütün kalbimizi, alîm olan Allah bir.

Bütün kudret, kuvvet onda; hep hazineler yanında
Varacağız en sonunda; bâki olan Allah bir.

Gizli sırları bilendir, her hâcâtı işitendir
Hâzır nâzır lâ mekândır; sultan olan Allah bir.

Başkasından yardım olmaz, imân eden mahrum kalmaz
Hikmetinden hiç sorulmaz; hâkîm olan Allah bir.

Taksim etmiş rızkımızı, tâyin etmiş ömrümüzü
Beyan etmiş yolumuzu; basîr olan Allah bir.

Emriyle var olmuşuz, aşkıyla hâr olmuşuz
Lûtfuyla yâr olmuşuz; cemîl olan Allah bir.

Asla ümit kesmiyelim, başka yola gitmiyelim
Emrinden hiç çıkmayalım; gafûr olan Allah bir.

Kullarına çok rahmeti, bilmeyen çeker zahmeti
Tevfik eder hidayeti; kerîm olan Allah bir."
Post Reply

Return to “Şâirâne”