O’nun garibi olabilmek

Moderator: Leyla Hanne

Post Reply
WingChun

O’nun garibi olabilmek

Post by WingChun »

Kimse kimsenin “malı” değilmiş.

Ama bizler doğdumuzdan itibaren etrafımızda neyi görmüş isek hep sahiplenmişiz,kendimizi bize yakın olanlara,bizde duranlara ,kendimizi dahi bize malik zannetmişiz.Bu zan ile yetişenler yetiştirmiş bizleri.Onları bizim sahibimiz kendimizi de onların sahibi görerek hayatı devam ettirmişiz.Bizim sahip olduğumuzu zannettiğimiz şeyleri zamanı gelmiş çekip almışlar,koparmışlar.Hiçde sormamışlar,müsaade istememişler.Malik olduklarımıza muktedir kabul etmişiz kendimizi.Bu benim bana ait diyerek sımsıkı sarılmış kendimiz adına mahrem,dokunulmaz hale getirmişiz.

Halbuki hakiki malik olan Allahu Teala kendi mülkünde dilediğini yaparak asıl sahibin kim olduğunu bize sürekli hatırlatır durur.

Madem sen çocuğunun sahibisin engelle hasta olmasını.
Madem sen seninsin engelle vefatını.
Çoğaltabiliriz böylece misalleri.

Meğer herkez bu kainat alemine tek fert olarak gelmiş ve terk fert olarak gidiyormuş.Aslında sen çocuğunu,anneni veya sevdiklerini korumuyormuşsun.Allahu Teala imiş asıl merhamet eden,şefkat gösteren,seven,gözeten.O sana bazı duyguları aşılayarak bunu yapmanı istemiş dünya medeniyetinin devamı için.
Sen sana göre suçlu olanı her an bir kaşık suda boğmak arzusu ile yanıp dururken O belkide yüzyıllar boyunca bakıp büyütmüş,beslemiş kulunu.Sence bakarsan göremezmişsin bu şefkati, merhameti ve mühleti.O’nca bakamayanlar mevcudata karşı hep bir hırs,öfke ve intikam duygusu ile yanıp tutuşmuşlar.

En hüzünlü anlarında hani nerede sevdiklerin,sevenlerin.Beni kimsecikler anlamaz der ve ağlardın hüngür hüngür.Kimsecikler sana merhem olamıyordu değilmi.O en düşkün anlarında hep seninleydi,seni hiç yalnız bırakmayan olarak hep O’nu hissederdin.

Etrafındaki insanlar tarafından her hırpalanışında gitgide yalnızlaşırdın.Yalnızlık ilk zamanlar nede dayanılmaz bir hal alıyordu senin için.Sonra gördün ki bir yerde yalnızlaşıp uzaklaşırken bir yandan bütünleşip yaklaşıyordun.

Sen başkalarına kendini muhtaç hissederdin bir zamanlar.Nede ağır gelirdi bir başkasına muhtaç olmak.Fakat gördün ki aslında varlık aleminde herşey bir aynaymış.Sen asıl O’na muhtaçmışsın ve asıl ihtiyaçlarını karşılayan da O imiş.Zaman içinde hep O’na ihtiyacın olduğunu anladın.İstedin sürekli istedin bir kez olsun sana ağır geldimi O’ndan istemek?...En mahrem meselelerini en yakınlarınla bile paylaşamazken hiç çekinmeden çıkıp O’na arz ettin hali pürmelalini.İşte O sana bu kadar hatta bundan daha öte yaknımış değilmi?

Baban,annen,sevdiklerin bugün sana nasılda sahip çıkıyorlar.Ama zamanı geldiğinde seni hatalarından dolayı ittirirler koparırlar kendilerinden.O sana sahip çıkarsa, hatalarından dolayı seni ne atar,ittirir ve nede kendisinden koparır.

Zaman gelir sevdiklerin ve seni sevenler için artık fazlalık gibi gözükmeye başlarsın.Onların bu halleri esasında senin nereye ait olduğunu gösteren hikmetli bir eylemdir.Tabi görene köre ne.Ama O’nun için sen asla bir fazlalık değilsindir hatta olayın merkezindesindir.
O’nun garibi isen sen hiç yalnız değilsin üzülme.
O’nun garibi değilsen sen yalnızlığa mahkum olmuşsun üzül.

Asıl garip terk edilmiş,malı mülkü olmayan,miskinler değildir.
Asıl garip varlığın,yokluğun ve yoksunluğun içerisinde sadece O’nun olduğunun şuuruna erip O’ndan başkasının olmadığının farkına varabilenlerdir.

Meseleyi acizane biraz olsun yansıtabilmişizdir inşaAllah.

Selman Kartal
Post Reply

Return to “Kritik Analitik Düşünce ve Kişisel Gelişim”