Page 1 of 1

Yürütülen Kitaplar

Posted: 12 Mar 2009, 18:15
by mstf
Asım Gültekin'in Gerçek Hayat dergisinde bir yazısı çıktı geçenlerde: "Emanete Verilmiş Kitaplarım" (20 Şubat 2009, sayı: 435).

Asım, kitaplığından emaneten alınmış (veya kendinin verdiği) kitapları anlatıyor.

Kitaplığından çıkan kitapların yazarlarını tek tek anıyor. Çünkü o yazarların kitaplarını verirken kayda geçmiş. Fakat ne fayda! Giden gitmiş. Giden bir daha geri gelmemiş.

Bakın Asım'ın kitaplarını kaptırdığı yazarlar kimler, arada adını anmadıkları da olmuş; ama biz buraya adını andığı yazarları geçirelim: Afet Ilgaz, Turgut Cansever, Nuri Pakdil, Ali Şeriati, Şakir Kocabaş, Ahmet Mercan, Ali Yakup Cenkçiler, Metin Eloğlu, Martin Lings, Turgut Uyar, Mahmut Fersciyan, Rasim Özdenören, Sezai Karakoç, Cahit Zarifoğlu, İdris Küçükömer, Ah Muhsin Ünlü, Mete Tunçay, Abdullah Harmancı, Hakan Arslanbenzer, Cemil Meriç, Aliya İzzetbegoviç, Nihat Genç, Andre Gide, Gökhan Özcan.

Hep söylüyorum: bir yazarın kitaplığından kitap aşırmak terzinin iğnesini, berberin makasını çalmak gibi bir şeydir.

Aslında ben, emanet alınan kitapların okunduğu kanısında da değilim. Gerçekten okunmak istenen kitap kitapçıdan satın alınır. Ben kendi payıma, birinin kitaplığında görüp de okumak istediğim bir kitap olursa, gider o kitabı kitapçıdan alır okurum. Meğer ki kitap piyasada bulunmuyor olsun, o başka...

Böyle bir arkadaşım vardı. Bir defasında ziyaretine gittiğimiz kişiyi bekleme odasında bekliyorduk. Odada kitaplar, dergiler vardı. Arkadaşım, masanın üstündeki kitaplardan birini alıp çantasına attı. Öylesine rahattı ki, öylesine doğal bir iş yapıyormuş havasındaydı ki! Dayanamayıp sordum, o kitabı niçin izinsiz çantasına attığını. Cevabı ilginçti: "Bu arkadaş bu kitabı nasıl olsa okumaz!" Gerçekten ilginç bir cevaptı bu. Fakat bu cevap benim soruma karşılık gelmiyordu: eğer okumayacak idiyse, niçin alıp kitaplığına koymuştu o kitabı o arkadaşımız. Ben bir süre sonra, bu arkadaşımın kitaplığında bir kitap gördüm, aradığım bir kitaptı üstelik. Kitabın tarihine baktım, yeni baskı. Pekâlâ, ben de o kitabı çantama atabilirdim. Fakat yapmadım. Yeni baskı olduğu için nasıl olsa kitap piyasada mevcut olmalıydı. Kitapçıdan satın aldım.

Ben, kitaplarımın alınmış olduğunu o kitaba yeniden ihtiyaç duyduğum zaman fark ediyorum. Aradığım kitap bakıyorum yerinde değil. Kitaplığı altüst ediyorum: yok! Fakat bu iş benim saatlerimi alıyor. O arada o kitaba referansta bulunacaksam bu işten vazgeçiyorum. İlla referans vermek gerekiyorsa, bu kez aklımda kaldığı kadarıyla yazıya aktarmaya çalışıyorum. Kitaplığımdaki kitapların hatırı sayılır bir kısmı sonradan alınmış kitaplardan oluşuyorsa, bunun nedeni çalınan kitaplarımın yerini doldurmak içindir...

Yıllar önce bir arkadaşım eve ziyaretimize gelmişti. '70'li yılların sonları... O sırada A.Ü. İlahiyat Fakültesi yayınlarını emek çekerek kitaplığımda toplamıştım. Eve yeni taşındığımızdan kitaplar henüz ortalardaydı, raflara yerleştirilmemişti. Arkadaşım o kitaplardan birini gördü, alabilir miyim diye sordu; al, dedik. Derken ikincisini, üçüncüsünü.. istedi. İstenen şeye hayır demek âdetimiz olmadığı için sorduğu her kitabı almasına izin verdik. Neticede, bizim binbir emekle topladığımız kitapların tümünü beğenip aldı. Götürmesine yardımcı olmak için kitapları büyükçe bir torbanın içine koyduk. Arkadaşım o kitapları yüklendi, götürdü. Kapıda vedalaşırken de şunu söyledi: "Bu kitapları alıyorum ki, iade zamanında bir daha görüşmemize vesile olsun!" Gerekçe harikaydı! Fakat o arkadaşı o gündür bu gündür bir daha göremedim.

Daha yakınlarda, Bünyamin Şen'le Burç FM'e program hazırlarken Hamidullah merhumun İslam Peygamberi kitabından bir bilgiyi tahkik etmemiz icap etti. Fakat ne hazin! Kitap yerinde yok! Mecburen programın o bölümünü ertelemek zorunda kaldık.

Son söz: Ey kitap sevdiğini iddia eden zevat! Kitabı gerçekten seviyorsanız, kitabı gerçekten okumak istiyorsanız, onu satın alınız! Ben bili-yorum ki, çaldığınız kitapları asla okumayacaksınız. Türkiye'de kitap fiyatları başka ülkelere göre pahalı sayılmaz (kitap fiyatı sizi ilgilendiriyorsa, bunu bilirsiniz).
[align=right]Rasim Özdenören[/align]
http://yenisafak.com.tr/Yazarlar/?t=12. ... mOzdenoren
Kitaplarımı geri getirmeyenlere her zaman çok kızmışımdır.

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 12 Mar 2009, 21:11
by Abdüllatif
Aynısı kaset, CD, DVD için de geçerlidir.

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 12 Mar 2009, 21:48
by mehmetemin
yani son derece haklı.

kitap hastası olduğum için,kitabın cildine falan çok özen gösteririm kırışmasın diye,ödünç kitap verdiğim 2 arkadaşım geri getirmedi.biri arkadaışmda kitabı tanınmaz hale getirdiğinden bu yana ,ben çok kimse istedimi prensip olarak hiç kimseye vermiyorum dedim.hele bir arkadaşım mehmet zahit hocamızın 5 ,6 kitabını aldı gitti ,çok samimi arkadaşım ,dökmediğim dil kalmadı ,getirdim ,getirecem diyor hala duruyor.

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 12 Mar 2009, 22:37
by Duru
Bende bana ait kitapların katlanarak filan okunmasından hiç haz etmem..Kitap ayracı denen bişey varken kenarlarını kıvırmalarına gıcık oluyorum.Kitaplarımı alanlara gelince alabilirler canları sağolsun ama geri getirmeyi unutmasınlar (: şimdi yeni aldığım bi kitabımı yeni tanıdığım birine verdim çünkü istedi (: ama geri getirmedi getirmiyo hiçbişeyde demiyo bende isteyemem (: bakalım akıbeti ne olucak (:

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 13 Mar 2009, 09:52
by Leyla Hanne
Duru wrote:Bende bana ait kitapların katlanarak filan okunmasından hiç haz etmem..Kitap ayracı denen bişey varken kenarlarını kıvırmalarına gıcık oluyorum.Kitaplarımı alanlara gelince alabilirler canları sağolsun ama geri getirmeyi unutmasınlar (: şimdi yeni aldığım bi kitabımı yeni tanıdığım birine verdim çünkü istedi (: ama geri getirmedi getirmiyo hiçbişeyde demiyo bende isteyemem (: bakalım akıbeti ne olucak (:
Hocam olur mu öyle şey isteyeceksin, peşinde koşacaksın kitabın. :) Bende bir çok arkadaşa kitap verdim, bir kaç defa kayboldu ama hiç bir zaman peşini bırakmadım. Çünkü o öyle bir saygısızlık içinde bulunabilir ama sen düzelteceksin. Gerekirse evine gideciksin çünkü dışarda vereceği zaman unutkanlaşabiliyor insanoğlu. :) Hele bir defasında verdiğim kitabı 2,5 yıl sonra getirdiler. Elhamdüllillah dedim. :D

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 13 Mar 2009, 13:00
by Zeyneb Büşra
Aynı şey hemen hemen hepimizin başına gelmiştir sanırım. Kitaplar gidiyor geri dönmüyor, verdiğimizi biz bile unutuyoruz ve öylece kalıyor. Kitapları verdikten sonra not tutmamız lazım. Şu kitabı şu kişiye verdim diye. Dha sonra da istememiz lazım utanmadan sıkılmadan. Sonuçta bu durumda utanacak kişi biz değil, karşı taraftır.

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 13 Mar 2009, 13:05
by maneviyat
Verilen yada isteyip bize verilen kitapların hediye değil emanet olduğunu bilmeliyiz.Buda kul hakkıdır bence çok önemli Allah c.c bunun şuuruna vardırsın inş bilmeyen kardeşlerimizi. Birara arkadaşlarla olanlar karşındakinde olmayan kitapları dğeiştirip okuyorduk.Hepsinin üstünde adı soyadı yazılıydı böylelikle karışmıyorduda.Hatta geçen gün arakadaşım 3 kitap getirmiş MZK VE MEC Hz. kitaplarından baktım bitanesi yaprakları kopmuş cildi bozulmuş üüzldüm komşumda matbaacıydı ona ulaştırdım ama ne yazıkki onlar cilt işini bırakmışlar nasip olmadı üüzldüm tabi.
Emanet aldığımız kitapları biranönce okuyup iade etmeliyizki başkalarıda faydalansın ve kul hakkına girmeyelim inş.
Arkadaşımız unutmuş olabilir diye uzun bir zaman geçtiyse bence hatırlatılıp istenmeli.Tabi en iyisi okumayı isteyip bulabildiğimiz kitapları almak.

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 13 Mar 2009, 15:12
by yasemin.teknik
Leyla arkadaşımız doğru söylüyor aslında ama bende çok çekiniyorum istemeye. Hatta bi kitabım var değerli bir kitap ayrıca benim için (hediye olduğundan) ama isteyemiyorum. Ama isteyeceğim :x :x

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 13 Mar 2009, 15:38
by mahinur
Benim de öyle çoooook kitabım kayblmuştur. Peşini bırakmam ama. Gelip bakıyolar gözünü seviyim diyorum al götür dolap senin olsun ama kitaplarımı isteme benden. Israr edince veriyorum rica ederim şu kadar zaman sonra geri getir diyorum. Ağzımız yanmış kaç kere..
Çok kızıyorum çok..

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 13 Mar 2009, 20:43
by mehmetemin
zaten kitabın değerini bilenler ödünç istemezler.

aniden heveslenen tipler hemen ödünç isterler,onlarda malum kitabın kıymetini bilmedikleri için mahvederler.

derlemeye çalışıyorum kaliteli insan özelliklerinden biride bu kitaba gereken ehemmiyeti göstermek.
ödünç kitap isteyipte getirmemekte kötü davranışlardan biri.

Re: Yürütülen Kitaplar

Posted: 14 Mar 2009, 06:54
by dergah
seha yayınevinden çıkan esad hocamızın külliyatı annemin iyi niyeti sayesinde 5yıl önce ödünç gitti,gidiş o gidiş