Ne yiyoruz???

Türkiye gündemi, önemli haberler, duyurular, siyasi ve dini gelişmeler...
Post Reply
User avatar
hülyanur
Posts: 162
Joined: 29 Jan 2008, 21:12

Ne yiyoruz???

Post by hülyanur »

'Hadi Şimdi de bilmediğiniz yerden et alın ve bilmediğiniz yerden yemek yiyin bakalım...'

Gaziosmanpaşa Hacımaşlı köyü domuz çiftliği'nin suları ve katı atıkları 300 metre mesafedeki Sazlıdere Barajı'na akıyor. Baraj on milyon kişinin su ihtiyacını karşılıyor. Çiftlikte 5 bin domuz var.

Türkiye'deki domuz çiftliklerinde yıllık 3 milyon kg. civarında et üretiliyor. Bu rakam neredeyse kırmızı et üretiminin yarısı. Üretilen domuzlar otellere, yemek fabrikalarına ve marketlere 'kıyma' şeklinde satılıyor. Domuz etini Salam, sosis olarak da piyasaya sürmek en sık kullanılan yöntem.
Peki neden domuz?


'Dinen yasak olmasına, Türk yemek kültürüne aykırı bulunmasına rağmen neden domuz cazip bir konu?'
Çünkü domuz yetiştiriciliği kârlı bir iş. Domuz üretken bir hayvan. Cinslerine ve yaşına göre yılda bir, iki, bazen de üç kez ve her bakımdan 15-20'ye kadar varan yavru dünyaya getirebiliyor. Bir domuz yılda iki kez doğum yapsa, her bakımdan 10 yavru yaşasa, 20 sene yaşayan bir domuzun 400 yavrusu oluyor. Ve dahası yeni doğmuş bir domuz 4-5 ayda 100 kiloya kadar çıkabiliyor.
Normal Şartlarda evcil bir domuzun yüzde 30'u yağ olarak ayrılabilmekte iken bu rakam bazen yüzde 50'yi bulabiliyor.Yani 150 kg'lık bir domuzdan 75 kiloluk yağ elde edilebiliyor. Bu da dana yada koyuna göre tercih edilmesinde önemli bir etken.
Beslenmesi kolay, cam dışında -leş dahil- her şeyi yiyebiliyor. Her domuz da ortalama 80-100 kiloya ulaştığı zaman kesiliyor. Kaba bir hesapla sadece bu çiftlikten yılda yaklaşık 1 milyon kg. et çıkıyor.
Bu etlerin hangi kanalla, nerelere satıldığı meçhul. Diğer çiftlikler de göz önüne alındığında Türkiye'de yaklaşık 3 milyon kg domuz etinin piyasaya değişik yollarla sürüldüğü ortaya çıkıyor.
Türkiye'deki toplam kırmızı et tüketiminin de 6 milyon kg. olduğu göz önüne alınırsa tablonun vahameti daha da netleşiyor. Kilosu 1 ile 3.5 milyon lira arasında satılan bu domuz etlerinin ağırlıklı olarak kıyma, sucuk, salam ve sosis olarak satıldığı dile getiriliyor. Çiftlik çalışanlarından İsmail Türk'ün verdiği bilgiye göre kesilen etler toplu olarak büyük otellere, yemek fabrikalarına kıyma ve sosis gibi ürünler olarak satılıyor.
Bu ve benzeri çiftliklerden resmi olarak beş firma domuz satın alıyor:
Çerkezo, Polonez, Nuta, Namet ve Şütte ...


1. Çerkezo aldığı ürünleri Salam Sosis olarak piyasaya sürerken aynı zamanda Teşvikiye'deki Şarküterisinden de nihai tüketiciye ulaşıyor. (ki bu firmanın bir de TADET adı altında otellere ürün sattığı bir markası daha bulunuyor...) Aynı zamanda butik mağazalarda ve ulusal zincir mağazalarda satılan BONUS markalı ürünlerin üreticisi de ÇERKEZO...
2- Ayazağa'daki Çerkezo'nun hemen yanında üretim yapan ŞÜTTE firması da salam, sosis ve jambonlarını markasıyla satıyor. Ancak bilinen bu firmalar ürünleri çeşitli zamanlarda farklı isimlerde piyasaya sürüyor. Daha önce Şütte olarak piyasaya sürülen domuz mamulleri son dönemde PIGGY adıyla satılıyor. Üstelik ünlü Amerikan fast food zincirlerinden Little Caesar's Pizza tam 10 yılı aşkın süreden beri et mamullerini ŞÜTTE firmasından temin edip bizlere bir güzel yediriyor.
3- POLONEZ 5 yıl öncesine kadar resmi olarak domuz ürünleri imal edip MİGROS'larda açık açık ürünlerini satarken, son yıllarda %100 dana etinden ürünler imal ettiğini iddia ediyor.
'Peki ya bunları göz göre göre mağazalarında sattıran satın alma müdürleri aldıkları rüşvetin yanı sıra bu milletin vebalini aldıklarını da biliyorlar mı sizce?'

POLONEZ’in ciddi anlamda piyasaya yayılmasındaki en büyük faktör MIGROS' tur . O dönem Migros'un et mamulleri satın almasında olan (Şu an oyuncak reyonunda satın almacılık yapan) Coşkun bey'in büyük paralar karşılığında POLONEZ'le işbirliği içerisinde olduğunu ve bizzat domuzları bizlere yediren kişi olduğunu biliyor muydunuz?
Peki ya Migros'ta çalışan tüm tezgahtarların eksiksiz olarak her ay sonunda POLONEZ 'in sahibi MUSTAFA AKKAŞ beyden (veya satış müdürü sıfatı ile çalışan ALI ÖZYAVAŞ'tan) maaşlarını ve primlerini (bizlere sattıkları et mamulleri üzerinden ) aldıklarını biliyor muydunuz?
Peki METRO GROS MARKETLER'in (Şu anki değil bir önceki) satın almacılığını yapan kişinin Şu an BAĞDAT CADDESINDE bulunan Polonez - Barbekü restoranları'nın sahibi olduğunu biliyor muydunuz?
Peki İzmir'in kalesi olarak görülen KiPA Marketler’in satın almacılığını yapan bayanın Polonez'in resmi hissedarı olduğunu biliyor muydunuz?
PEKİ AMERİKAN FAST FOOD ZINCIRI DOMINO'S PIZZA ve ALMAN EKOLÜ DR.OETKER PİZZALARIN İÇERİSİNDE POLONEZ ET MAMULLERİNİN KULLANILDIĞINI BİLİYOR MUYDUNUZ?
PEKİ GİMA MARKALI VE PİYASALARDA SATILAN OPİ MARKALI ÜRÜNLERİ POLONEZ'İN ÜRETTİĞİNİ VE BUNUN KARŞILIĞINDA NE KADAR PARA YEDİRDİĞİNİ BİLİYOR MUSUNUZ?
'Peki, sizce Türkiye'de domuz eti yemeyen insan kalmış mıdır?'
4- NUTA öncelikle 7 TEPE markası ile tanınmakla beraber Güneydeki - Her şey dahil - tatil köylerinin bir numaralı tedarikçisi, e tabi yabancı turistlerin yanında yerli turistlerde güme gidiyor. Bu firmalar özellikle büyük alışveriş merkezlerinde ayrı bir stant açıyorlar. Ancak küçük Şarküterilerde karışık olarak duruyor ve birçok tüketici farkına varmadan domuz ürünlerini satın alabiliyor . Üstelik işin ilginç tarafı bu firma Şimdi de firma tanıtım cd si hazırlamış Carrefour gibi büyük hipermarketlerde ne kadar hijyenik üretim yaptığını anlatıyor. Ama 7 TEPE SOSIS hafta sonları marketlerde KDV dahil 2.900 YTL ye satılıyor.
Çünkü maalesef bu adamlar sosislerin içerisinde hayvan küspesi gibi lafını bile etmek istemediğimiz katkılar kullanıyorlar . Domuz hammaddeli salam ve sosislerin kesiminin yapılıp piyasa sürüldüğü bir başka yer de NUTA'nın üretimini yapan kişinin işlettiği Dolapdere'deki imalathane. (İDEAL markalı salam sosis imalatçısı )
5- NAMET ünlü EMINÖNÜ HASIRCILAR ÇARSIŞININ IÇINDE yıllardır tanınan NAMLI PASTIRMACI'nın modern hali !!! Şu an modern(!) üretim tesisleri BAYRAMPAŞA MEGACENTER (GIDA HALİ) içinde derme çatma bir imalathaneden öteye geçemeyecek konumda olan ve üretim kapasiteleri aylık -günün 24 saati çalıştıklarını düşünürseniz- 70 tonu geçemeyecek olan bu imalathanede NAMET ayda 270 ton et mamulü üretiyor ve satıyor.
Bu aradaki 200 tonluk kapasite açığını ise İSTANBUL DIŞINDA ne idüğü belirsiz imalathanelerde, merdiven altı firmalarda üretim yaptırıp üzerine ' %100 NAMET KALITESI' bastıktan sonra (üretim yeri olarak BAYRAMPAŞA'daki adreslerini gösteriyorlar) bizlere afiyetle yediriyorlar.
Carrefour ve diğer tüm zincir mağazalarda POLONEZ'in uyguladığı benzer taktikleri uygulayan NAMET bugün kapasitesinin 3 kat üzerinde üretim yaparak gururla ülkemizi temsil ediyor.
Peki, Cem Yılmaz'ın dediği gibi janjanlı ambalaja sahip NAMLI pastırmaları'nın sahipleri olan Engin ve Esen Mepa kardeşlerin aynı zamanda Çorlu'daki domuz çiftliklerinin yarı hissesine sahip olduklarını da biliyor muydunuz?
2000 yılında patlak vermiş olan kaçak buffalo etlerinin de NAMLI pastırmaları'nın sahipleri olan Engin ve Esen Mepa kardeşler tarafından getirildiğini hatta Bayrampaşa'daki imalathanelerinin gazetecilerin ve kameraların gözü önünde basıldığını, Engin Mepa'nın Show TV'ye, o dönemin 1 trilyon lirayı kendi elleriyle hediye ettiğini, sonra da Milliyet, Hürriyet ve Sabah gazetelerine verdikleri dev ilanlarla tüm olanları ve baskınları yalanladıklarını biliyor muydunuz?
NAMLI Pastırmalarının hem % 5 hissesine sahip olan, hem de imalat müdürlüğünü yapan Muzaffer adındaki şahsın aynı dönemde kardeşi ile Bağcılar semtinde açmış olduğu imalathanede at ve eşek etinden yaptığı pastırmaları dilimleyerek zincir marketlere sattıklarını biliyor muydunuz?
2004 yılında da Uğur Dündar ekibi tarafından basılarak ekranlarda gösterildiğini hatırlayabildiniz mi?
Domuz konusunda herkes topu başkasına atıyor. Bu noktada tüketicinin yapması gereken şeyi Çevre Sağlık İl Müdürlüğü Gıda ve Çevre Kontrol Şubesi Müdürü İrfan Yılmaz özetliyor;
'- Piyasadaki etleri denetlemek mümkün olmuyor.'


'Kısacası ne yediğinize dikkat edin. Çok emin olmadığınız bilmediğiniz markaların ambalaj güzelliğine kanmayın.'

Ömer KIZILIRMAK
TÜBITAK-SAGE Planlamalar ve Kalibrasyon Birim Amiri
BİRBİRİNİZİ CAN KARDEŞLER GİBİ,KAN KARDEŞLER GİBİ,ANA BABA BİR KARDEŞLER GİBİ,HATTA ONDAN DA İLERİ SEVMELİSİNİZ...[marq=right][/marq]
seyir

Re: Ne yiyoruz???

Post by seyir »

Bu yazıya geçen ekim ayında denk gelmiştim. Sonra tübitakın sitesindeki şu duyuruya rastladım.
DUYURU
Son zamanlarda kurumumuzun bir çalışanının Türkiye'deki domuz eti üretim ve tüketimiyle ile ilgili yazılmış olan yazılarda ve elektronik postalarda ismi verilmektedir. TÜBİTAK-SAGE savunma sanayii alanında faliyet göstermekte olup, Türkiye'deki gıda üretim ve tüketimiyle ilgili bir çalışma içerisinde değildir. Dolayısıyla bahsi geçen yazıların TÜBİTAK-SAGE ve çalışanı ile bir ilgisi yoktur. Önemle duyurulur.
Bu duyuru şu an sitede yok. Sanırım haber güncelliğini yitirdiğinden dolayı bu duyuruyu kaldırmışlar.

Şunuda bildireyim; bu demek olmuyor ki bu yazılanların hepsi yalan. Hayır, belki bir miktarı belkide hepsi doğru. Bende dışardan et/tavuk türevi tüketmemeye çalışanlardan birisiyim ve siz kardeşlerimede emin olmadığınız yerden kesinlikle bu tür gıdaları almayın/yemeyin derim.
Mesela piyasadaki hemen hemen bütün tavuklar suni yemlerle güneş dahi görmeyen kapalı odalarda büyütülüyor(şişiriliyor). Sucuk, salam, sosis gibi gıdalar ise yine büyük ölçüde hayvanların yenmeyen artıklarından (kulağı, ayağı, gagası, kemiği..aklınıza ne gelirse) yapılıyor. Bunları, bir et/tavuk satıcısından ve bu tür fabrikalara kalite belgesi çalışması yapan bir şahısdan öğrendik. Bütün üretimciler böyle yapıyor demiyorum. Geneli böyle. Yine bir haberde denk gelmiştim, etlere kimyasal bir madde enjekte edilerek hacimleri ve ağırlıkları arttırılıyormuş. Bu da, etin renginin anormalliğinden anlaşılabiliyormuş vs..

Özellikle kalabalık şehirlerdeki gıda piyasası, kapasiteyi karşılamak ve haksız kazanç elde etmek gibi sebeplerle gözlerini kulaklarını kapayıp hileye başvurabiliyorlar. Rahatlıkla bu tür ürünleri alıp yiyebileceğimiz yer yok gibi.

Ama olsun; sabırla araştırmaya, mücadeleye devam. Biz müslümanız, biz ayrıyız, biz teslim olmuşlarız. Fani mekanda bunlar bizim için bir köşe kapmaca oyunu.

Helal çemberi daraldıkça, Allah(cc)ın izniyle haram cidarını bir yerlerden patlatır çıkarız .
User avatar
hülyanur
Posts: 162
Joined: 29 Jan 2008, 21:12

Re: Ne yiyoruz???

Post by hülyanur »

DUYURU
Son zamanlarda kurumumuzun bir çalışanının Türkiye'deki domuz eti üretim ve tüketimiyle ile ilgili yazılmış olan yazılarda ve elektronik postalarda ismi verilmektedir. TÜBİTAK-SAGE savunma sanayii alanında faliyet göstermekte olup, Türkiye'deki gıda üretim ve tüketimiyle ilgili bir çalışma içerisinde değildir. Dolayısıyla bahsi geçen yazıların TÜBİTAK-SAGE ve çalışanı ile bir ilgisi yoktur. Önemle duyurulur.

Bunun dogru olup olmadıgını da bilemeyiz.Ama şu bir gerçekki;ateş olmayan yerden duman çıkmaz.Migrosta yakalanan 700 kilo at eşek vs.etlerini daha unutmadık.Üretimi kolay olan,çabuk sonuç alınan bir hayvan domuz.neden kullanmasınlar!!!!!!!!Ama hakikaten aldıgımız yerleri,ne aldıgımıza çok dikkat etmeliyiz.Rabbim yar ve yardımcımız olsun...
BİRBİRİNİZİ CAN KARDEŞLER GİBİ,KAN KARDEŞLER GİBİ,ANA BABA BİR KARDEŞLER GİBİ,HATTA ONDAN DA İLERİ SEVMELİSİNİZ...[marq=right][/marq]
seyir

Re: Ne yiyoruz???

Post by seyir »

hülyanur wrote:Bunun dogru olup olmadıgını da bilemeyiz.
Duyuruyu tübitakın sitesinden okuduğumu belirtmiştim. Kendi personelleri hakkında kendilerinin sunduğu duyurunun hatalı olma ihtimalini bilemiyorum.
hülyanur wrote:Ama şu bir gerçekki;ateş olmayan yerden duman çıkmaz
Bu görüşe de katılıyorum, bu niyetle de;
seyir wrote:Şunuda bildireyim; bu demek olmuyor ki bu yazılanların hepsi yalan. Hayır, belki bir miktarı belkide hepsi doğru.
hülyanur wrote:Rabbim yar ve yardımcımız olsun...
Amin.
User avatar
hülyanur
Posts: 162
Joined: 29 Jan 2008, 21:12

Re: Ne yiyoruz???

Post by hülyanur »

Sonuçte hepimiz din kardeşiyiz.Bazı noktalarda çelişsek de uzlaşacak nokataları bulabiliyoruz...
BİRBİRİNİZİ CAN KARDEŞLER GİBİ,KAN KARDEŞLER GİBİ,ANA BABA BİR KARDEŞLER GİBİ,HATTA ONDAN DA İLERİ SEVMELİSİNİZ...[marq=right][/marq]
seyir

Re: Ne yiyoruz???

Post by seyir »

Elhamdulillah.

Yaptığım yorum, birebir gönderdiğiniz yazıyla ve onu hazırlayan ile alakalıdır. Yoksa yazının zerresini size atfedip size karşı bir cevap yazmışlığım, sizinle çelişmişliğim yok. Niyetimizi tam aktaramayıp yanlış anlaşılmaya vesile bir kelam ettiysek affedin.
User avatar
hülyanur
Posts: 162
Joined: 29 Jan 2008, 21:12

Re: Ne yiyoruz???

Post by hülyanur »

Estagfirullah.Sizde hakkınızı helal edin....
BİRBİRİNİZİ CAN KARDEŞLER GİBİ,KAN KARDEŞLER GİBİ,ANA BABA BİR KARDEŞLER GİBİ,HATTA ONDAN DA İLERİ SEVMELİSİNİZ...[marq=right][/marq]
mesut16
Posts: 3
Joined: 11 Dec 2007, 21:05
Kan Grubu: B (+)

Re: Ne yiyoruz???

Post by mesut16 »

15-20 yıldır meslekte "veteriner" kardeşlerimiz var ...Onlara bir sordum meseleyi... Gerçekten Türkiye de Dana-sığır-koyun-keçi etinin yarısı kadar üretim yapılıyornudur.Diye. Onlar konunun abartıldığını < üretimin o derece olamayacağını söylediler... Bazen böyle abartılı haberler yayılabiliyor...
Yalnız bundan 3-5 yıl önce Migros yapılan denetimler sonucunda "Tek tırnaklı hayvan eti " standlarında bulundurduğundan dolayı ceza yemişti...
Velhasıl migros , kipa vb. yerlerden mümkün olduğunca alışveriş yapmamak gerekiyor...
Post Reply

Return to “Türkiye”