Sevilen Hep Ayakta..

Başta hocaefendilerimiz olmak üzere büyük zatların tasavvuf tanımları, tasavvufun inceliğine dair yazılar, vs...
Post Reply
User avatar
muhteremnur
Posts: 289
Joined: 19 Oct 2007, 03:48
Kan Grubu: B (+)
Contact:

Sevilen Hep Ayakta..

Post by muhteremnur »

Image

Sevilen Hep Ayakta..

Rabia’dır o..kitaplarda Rabiatü’l-Adeviyye..

Tanıyanların gönlünde parıltılı bir yerin sahibi,Hakk’ın kadın aşıklarından Rabia..

Ömrünün her gecesinde,uyku vakti geldiğinde,fakir kulübeciğinin bir köşesinde serdiği seccadeyle başlayan,Rabia..

Her gece insanlar yataklarına çekilirken,Rabia,seccadesini usulca serip fısıltıyla seslenir:

‘’Allah’ım şu dakikalarda sevenler sevdiklerinin yanına gidiyorlar,ben de Sana geldim…’’

ve sonra,ömrünün her gecesi Rabia’nın,o seccade üzerinde,tan ağarıncaya kadar bir destan yazılmaya başlanır…Gözyaşıyla yıkanan,dua,Kur’an,rüku ve secde ile taçlanan bir destan…

ömrünün her gecesi böyle geçer Rabia Sulan’ın..

bu gecelerden biri henüz bitmiş,sabah namazı da kılınmış maddi olarak yorgun ve halsiz bir vücut,hasırın üzerine yeni uzanmış,uykuya varmıştır….

Hırsız,denilenlerden zavallı bir kem talih ise,kapının kilidini sessizce halledip,kulübecikten içeri süzülmüştür.İlkin gözü,köşede uyumakta olan yaşlı Rabia’ya takılır…İlgilenmez.Sonra,kulübeyi gözden geçir..Canı sıkılır…Yanlış yere girmiştir..Çünkü para eder cinsten hiçbir şey yoktur,o kulübede..

Hırsızın canı sıkılsa da,eli boş çıkmayayım düşüncesiyle kapkacak cinsi bişeyleri çuvala atar ve sessizce kapıya yönelir.

Hırsızı bir şok beklemektedir..Kapı yerinde yoktur..Ufacık bir kulübe ve az önce içinden süzüldüğü tek kapı..Fakat yerinde yoktur işte..

Fal taşı gibi açar gözlerini hırsız,dört duvarı tek tek gözden geçirir,elleriyle de yoklar..Fakat karşısında duran görüntü dört adet kapısız duvardır…

Ve o sıra olup bitenden habersiz Rabia sultan,hasır yatağının üstünde uyumaktadır.

Bu dünyanın dışına uzanan bir tecelliyle karşı karşıya bulunduğunu hisseden hırsız,bütün tüyleri diken diken olmuş bir halde ve sırtından soğuk bir ter boşalırken çaldıklarını çuvaldan çıkartır..

Yaptığına da tevbe eder..Kapı,karşısında belirmiştir..Sevinir tekrar heveslenir..Kap,kacak yeniden çuvala doldurulur.Başını kaldırır..Gözleri kararır..Kapı yine kaybolmuştur..Bu kedi-fare oyunu birkaç kez tekrarlanır..Ve sonuçta kesin olarak anlar ki,kendisini çaldıklarıyla beraber o kulübeden çıkarmayacaktır.

O sırada Rabia sultan hasır yatağının üstünde olup bitenden habersiz,uyumaktadır..

Hırsız,bambaşka bir manevi iklime doğru adım atmakta olduğunu hissederek,samimi bir tevbe ile çuvalı boşaltır..Bu yaşadığı olay,onun hırsızlık kariyerini de noktalamıştır..Artık amacı,hasır üzerinde uyuyan o yaşlı Hak Dostu gibi olmanın yolunu aramaktır.Hırsız olarak girdiği Rabia kulübesinden,Rabbinin Rahmetini uman,tevbe etmiş bir mümin olarak çıkmaktadır.Fakat daha göreceği duyacağı şeyler kalmıştır, geriye…

Tam kapının eşiğinden geçerken..Dört duvarın dördü birden dile gelir,konuşur…Yeni tevbekar ,duyduklarıyla inler…Sarsılır..

‘’Seven uyudu ama Sevilen hep ayakta!’’



Rabia,hasır yatağının üzerinde sessizice dingin uyumaya devam etmektedir……..



Allah'ı Sevmek ve O'nun Tarafından Sevilmek/ Said ALPSOY
Post Reply

Return to “Tasavvuf Yolu Nedir?”